Bilim: İnsanların ölümüne sebep olan, yeni silahların üretimini sağlayıp ülkelere daha kolay demokrasiyi getirmesinin önünü açan, en basit kuramlarda bile kendi içinde anlaşamayan dogmatik bir yapıdır(!).
Bilimin kirli ellerine örnek vermek gerekirse; 2. Dünya Savaşı’nda Hiroşima ve Nagazaki’ye atıla n atom bombaları sonucunda binlerce insanın ölmesini söyleyebiliriz. Burada nükleer gücün zararını açıkça görebiliyoruz! Ya da bir başka örnek ‘’bilimci’’ Nazi doktorlarının deneklerin rızası alınmadan hatta onları buna zorlayarak, bilim için yaptıkları deneyler… Bu deneylerden bahsetmek gerekirse; Alman Nazi Mihver ordularının askeri personelinin sağ kalmasını kolaylaştırmayı hedefleyen deneyler: Hipotermi tedavisi için dondurulan insanlar, pardon Yahudi esirler! Ya da deniz suyunu içilebilir hale getirmek için faydalanılan eşcinsel denekler…
Alman askerlerinin yaralanmalara ve hastalıklara çare bulmak için ilaç geliştirme amaçlı yaptıkları deneyler, bunlar da Alman toplama kamplarında tifüs, sıtma, sarıhumma, bulaşıcı hepatit, tüberküloz gibi hastalıklara çare bulmak hatta hastalığı önlemek için esirlerin bağışıklık sistemine güçlendirmek adına uygulanan deneylerde test etmek için fosgen ve zehirli hardal gazına maruz bırakıldı. Hatta bu deneylerde bulunan sülfa (sülfanilamid) ilaçlarının dozunun denenmesiyle ölen yüzlerce insan gibi…
Bir diğeri de düşmanı nasıl daha kolay öldürülebilir kılmak adına geliştirdikleri kimyasal kitle imha silahları… Siyanür ve diğer çeşitli zehirler kullanmış ve sinir gazını geliştirmişlerdir. Bu da Nazi dünya görüşünün ırksal ve ideolojik öğretilerini ilerletmek için yapıldı!
Peki, gerçekten de bilim bu mu? Bu kadar kötü bir şey mi? Bunları mı hedefliyor?
Tabii ki hayır! Buraya kadar okuduğunuz zırvalar bilim adına bir hiçtir!
Bilim: Tıbbi kaynaklarla insanları iyileştiren, bebek ölümünü azaltan, toplumu bağnazlıktan ve örümcek kafalardan kurtarıp aydınlanmanın önünü açan, bilginin oluşumunu, korunmasını ve iletişim araçlarıyla aktarımını sağlayan, doğa ile mücadelede bize avantaj sağlayan be en önemlisi ne olduğumuzu, evrenin ne olduğunu, evrenin sırlarını vb. soruları cevaplayan bir kuramsal sistemdir.
Peki, bu kadar kirli ve çirkin olaylar nasıl oluyor? Bu bilimin kötü olmasından değil, bilimi kendi çirkin çıkarları için kullanan kirli insanların uğraşı yüzünden oluyor.
Nükleer enerjinin keşfi ile bu enerji; tıpta, endüstride, tarım sanayisi ve gemi sanayisinde kullanılmaya başlandı.
-Tıpta, hastalıkların teşhisi ve tedavisinde kullanılan araçlar nükleer enerji ürünüdür. Yine tarımda besin be tıbbi ürünlerin sterilizasyonu için suyun ve malzemelerin yaş tespitinde kullanılmaktadır.
-Tarımda, böcekler ile mücadele ve daha iyi mahsul üretmekte kullanılmaktadır.
-Denizaltı ve uçak gemilerinde, sivil olaraktan buzkıran gemilerde gelişmiş bir nükleer enerji kullanımı vardır.
Evet, artık bu yazının çıkış noktasına gelebilirim; ABD’nin 2014’te Basra Körfezi’nde kullanmaya başlayacağı Lazer Silah Sistemi (LaWS) haberi!
LaWS’tan bahsetmemiz için öncelikle ‘’L’’den, yani lazerden bahsetmemiz gerekir.
Nedir Bu Lazer?
Lazer; şiddetli, koherent ve tek renk ışık elde etmek için geliştirilmiş optik düzeneklerdir. Lazer yani İngilizcede Laser, Light Amplification by Stimulated Emission of Radiation’dan gelir. ‘’Uyarılmış radyasyon yayılımı ile ışığın güçlendirilmesi’’ anlamındadır.
Nerde Kullanılır ve Ne İşe Yarar Peki Bu Lazer?
Lazer ışınları atmosferden etkilendiği için bu ışınların özel lifler içinde iletilmesi gerekir. Bu şekilde ışık hızında çok büyük verileri, çok uzun mesafelerde ve ışık hızına yakın taşıyabiliriz. Bu sayede foto diyot ile TV, müzik seti vb. aletlerinin kumandalarında ve kendiliğinden çalışan lambalar vb. araç gereçlerde lazer teknolojisi kullanılmaktadır. Tıpta da lazer teknolojisi ilerlemiş durumda. Yırtılan göz retinasının acısız ve kansız bir şekilde dikilmesini sağlar. Çürük dişlerin tespitinde ve dolgusunda kullanılır. Kanserli bölgeleri açık ameliyat yapılmadan ışınlama ile tedavide araçtır. Cam, plastik, metal gibi maddelerin kesimi de nükleer enerjinin bir diğer kullanım alanıdır.
Her faydalı teknolojik gelişmenin, insanlık adına kötü sonuçlar doğuracak şekilde kullanıldığı olmuştur.
ABD LaWS’ın 2011’de denemelerini yapmaya başladı ve 2012’de insansız uçakları yakarak düşürmeyi başardı(!), şimdi ise 2014’te göreve başlayacak olan lazer silahlı gemiler Basra Körfezi’nde yerini aldı. Görevleri, İran’dan gelecek saldırı botlarına karşı savunma…
32 milyon dolara mal olan bu projede bir atış, bir doların altında mal oluyor. Bu proje savunma teknolojisine yönelik tasarlandı(!).
İyi bir bilimsel gelişme, kötü kişilerin elinde insanların ölümüne yol açabilir ve görünen o ki öyle de olacak.
Tanıdık geldi mi bir yerlerden? Dün Hiroşima ve Nagazaki’de olanlar, bugün bizi Basra Körfezi’nde bekliyor olmasın?
Bunun olmaması için bilimin kardeşi aydınlanmayı ve aydın olmayı geliştirmek gerekir.
Ve artık zamanı gelmedi mi kirli ellerden bilimi kurtarmanın?